Kurt ve Ellie üniversitede tanışır tanışmaz birbirlerine aşık olurlar. Ellie’nin babası Profesör Seeband, kızının erkek arkadaş seçiminden memnun değildir ve bu ilişkinin bitmesi için elinden geleni yapmaya hazırdır. Fakat bilmedikleri şey, Kurt ile Seeband’ın yaşamlarının zaten yıllar önce Profesör’ün işlediği korkunç bir suç nedeniyle bağlantılı olduğudur. Kurt, ne kadar sanatına odaklanmak istese de, Nazi rejimi altında geçen çocukluğunun ve komünizmin gölgesinde kalan gençliğinin yarattığı travmalardan kurtulmak kolay olmayacaktır.Doğu Almanya'dan Batı Almanya'ya kaçan ancak Nazi rejimi altındaki çocukluğunu ve komünizm gölgesindeki gençliğini unutamayan Kurt Barnert adında bir sanatçının gerçek hayat öyküsünü konu edinen Werk ohne Autor (Never Look Away) - Asla Gözlerini Kaçırma, insanları karanlıktan sanatın gücünün çıkarabileceğini gözler önüne seriyor.

Harry, başarılı bir su sporu oyuncusudur. 2. Dünya Savaşı'ndan sonra Almanya doğu ve batı olmak üzere ikiye bölünmüştür ve sınırı ayıran Berlin Duvarı inşa edilmiştir. Harry şehrin diğer tarafına geçer ama kız kardeşi diğer tarafta kalır. Bir mühendis arkadaşı ile birlikte plan yapan Harry, Berlin Duvarının altından tünel kazarak kız kardeşine ulaşmaya çalışacaktır...Gerçek bir olaydan referans alınan Der Tunnel (The Tunnel) - Tünel, toplam 11 ödül kazanmış bir yapım.

Ünlü bir ressam olan Einar Wegener, bir erkek olmasına rağmen kendisini kadın gibi hissetmektedir. Kendisi gibi bir ressam olan eşi Gerda'ya bir gün kadın model olarak poz verir ve bundan sonra kadın olarak ikinci kişiliğe bürünmeye başlar. Bu süreç, Wegener'in tarihte bilinen ilk cinsiyet değiştirme ameliyatlarından birinin objesi olana dek sürecektir. Aynı zamanda Wegener ve Gerda'nın hem özel, hem de profesyonel hayatları geri dönülmez bir şekilde değişecektir.

Doğu Almanya'da geçen Das Leben der Anderen (The Lives of Others) - Başkalarının Hayatı, istihbarat servisinde çalışan Yüzbaşı Gerd Wiesler'in karşılaştığı oyunları konu ediniyor.Yüzbaşı Gerd Wiesler, bakanlık tarafından bir sanatçıyı takip etme görevine atanır. Takip ettiği tiyatro yazarının rejime karşı gelmediğini, şüpheli bir davranışta bulunmadığını gören Wiesler, bu görevin altında başka bir amacın yattığını fark eder. Tiyatro yazarının hayatına her gün daha fazla girmeye başlayan Wiesler, zaman geçtikçe kendisinin bile fark etmediği yardımlarda bulunmaya başlar. Böylelikle aralarında gizli bir dostluk kurulacaktır.

Dr. Martin Harris bir konferans için Berlin'e gelmiştir. Ancak bir trafik kazası geçirir. Kendisine geldiğinde ise şehre beraber geldiği karısının kendisini tanımadığına şahit olur. Daha da kötüsü, kendisinin yerine başkasının geçmiş olduğunu öğrenir. Kimseye kendisini inandıramayan Harris, tehlikeli bir komplonun içindedir ve sürekli takip edilmektedir. Kimseyi tanımadığı Berlin'de kaçak durumunda olan Harris, bu durumdan kurtulmak için en son hatırladıklarını kullanarak kaza yaptığı kişiye ulaşır.